Dolar 18,7800 0.36%
Euro 20,1575 1.2%
Gram Altın 1.189,70 0,19%
Çeyrek Altın 1.991,00 0,15%
Bitcoin 537118 0.04172%
Ethereum 34341 2.33678%
Yarım Altın 3.983,00 0,18%
Tam Altın 7.929,57 -0,66%
ZEHİRLİ KİMYASALLAR İNSAN SAĞLIĞINI ETKİLİYOR

ZEHİRLİ KİMYASALLAR İNSAN SAĞLIĞINI ETKİLİYOR

ABONE OL
27 Ağustos 2020, 12:39:19
KEMOTERAPİ SONRASI BİTKİSEL İÇERİKLİ DETERJANA YÖNELDİ

Bitkiler günümüzde; gıda, kozmetik, ilaç, tekstil gibi alanlarda sıklıkla kullanılıyor. İnsanlar geçmişten günümüze kadar bitkileri; beslenme, hastalıklarını tedavi etme ve yaralarını iyileştirmek için çeşitli amaçlarla kullandı. Bitkilerden geçmiş dönemlerde deneme yanılma yoluyla keşfedilen yöntemler, günümüzde gıda, kozmetik, temizlik ve birçok alanda daha bilinçli şekilde kullanılmak üzere geliştiriliyor. Uzmanlar birçok hastalığın bitkisel ilaçlar kullanılarak azaldığını bilimsel olarak ispatladı.

Bitkisel içerikli ürünleri insanların hizmetine sunan Ersağ Firması’nda Öncü Lider olarak görev yapan aynı zamanda Balıkçılık Teknolojisi Mühendisi olan Tokatlı hemşerimiz Semiha Yeşilayer Yılmaz, doğal ürünlerin önemiyle ilgili bilgiler verdi. Bitkilerin hastalık tedavisinde faydalı olduğunu kaydeden Yılmaz, Avrupa’da sağlığı korumak amacıyla bitkisel ilaçların daha fazla tercih edildiğini, tedavi için artık ülkemizde de bitkisel ürünlerin kullanılma oranının arttığını söyledi. Yılmaz yaptığı açıklamada ciddi bir sağlık problemi yaşadığını, rahatsızlığı sebebiyle kemoterapi aldıktan sonra doğal ürün arayışına yöneldiğini ifade etti. Kullandığı ürünlerin kimyasal olmamasına gayret gösterdiğini belirten Yılmaz, temizlik ve gıda tavsiyesi için kullanması gereken ürünlerde Ersağ Markasını tercih ettiğini vurgulayarak, “ Tamamen yerli bir firma. Firmanın kuruluş felsefesi, gelecek kuşaklar için fayda sağlayacak tamamen doğal yollardan üretilmiş kozmetik ürünleri, temizlik malzemeleri, tekstil ürünlerini üretmek. Kimyasal maddelerden arındırılmış, bitkisel ürünlerden oluşan ürünleri tedarik etme konusunda sıkıntıları gören Ersağ firma çalışanları uzun yıllardan beri ülkesine hizmet etmeye devam ediyor. Bu anlamda her türlü yetkiye ve belgeye sahip olan ürünlerimiz fosfat ve kurşun maddeleri içermez. Tamamen çevre ve insan dostudur. Sunulan ürünler yüzde yüz doğal içerikli, zehirli kimyasallar yok. Yerli firma olduğu için gümrük giderleri olmuyor ve fiyatlar daha uygun. Ben kendim kullanıyorum, çok memnunum ve herkese öneriyorum. Yeni nesil hastalıklarla büyüyor, kimyasalların zararlarını ciddi bir rahatsızlık geçirince daha net anladım. Ben doğal ve sağlıklı ürünlerin önemini anlatarak insanlık görevimi yerine getiriyorum. Doğal ürünleri seçmeleri insanların kendi tercihi, biz görevimizi yaptığımız için vicdanımızda, gönlümüzde rahat.” Dedi.

SAĞLIKLI NESİLLERİN GELECEĞİ TEHLİKEDE

Kimyasal ürünlerin yan etkilerinin fark edilmesi ve insan sağlığına verdiği zararların gün yüzüne çıkmasıyla doğal, bitkisel ürünlere olan talep artış gösterdi. İnsanların yaşam tarzında olmazsa olmazlar arasında yer alan deterjanların çevre ve insan sağlığına zarar verdiğini belirten Yılmaz, çamaşırda, bulaşıkta, vücut ve çevre temizliğinde yaygın olarak kullanılan bu kimyasallar üzerinde, uzun uzun düşünmek zorunda olduğumuzu hatırlatmak istediğini söyledi. Yılmaz açıklamasında Prof. Dr. İsmet Dökmeci’nin bu konuda yazmış olduğu bir makaleden şu örneği verdi:

“İnsan ve diğer canlıların yaşam ortamı olan su, hava ve toprağın endüstriyel teknolojinin gelişmesine paralel olarak çeşitli sentetik maddeler ve diğer toksik atıklarla hızla kirlenmeye yüz tutması daha şimdiden Dünyanın birçok yöresini yaşanmaz duruma getirmiştir. Çevreyi koruyucu önlemler almadan gelişi güzel sanayileşen ülkelerde denetimsizlik, düzensiz kentleşme, hızla artan nüfus ya da toplumun eğitimsizliğinden kaynaklanan sorumsuzluk sonucu, sağlıklı yaşamamız için vazgeçilmez bir gereksinim olan doğanın kirlenmesi alabildiğince artmaktadır. Ne gariptir ki insanlar kendilerinin meydana getirdikleri bu manzara karşısında panik içinde çare arayışına girişmekte ve sonuçta faturasını ağır biçimde kendisine ve nesillerine ödetmektedir.”

DOĞANIN KORUNMASI İÇİN ÖNLEM ALINMALI

Yılmaz, deterjanın günlük hayatımıza girişi ile ilgili olarak da verdiği örnekte; “Bu asrın başında sabun elde edilmesinde kullanılan yağların kıt bulunması, temizleyici başka maddelerin bulunması için çalışmaların başlamasına neden oldu. Ham petrolden sentetik yolla elde edilen deterjan üretilmesine başlandı. Özellikle II. Dünya Harbi sırasında Avrupa ve Amerika’da yaygın olarak kullanılan sentetik temizleyiciler bulaşıcı hastalıkların yayılmasının önlenmesinde ve temizlik işlerinde büyük kolaylıklar sağlamıştır. Ancak bu maddelerin rastgele üretilmesi ve çevreye yayılmasıyla 1960’lı yıllarda ABD gibi bazı batı ülkelerinde deterjanların doğa kirlenmesinde önemli rol oynadığı belirlenmiş ve bu konuda bir dizi önlemler alma zorunluluğu ortaya çıkmıştır. Deterjanlara temizleyici özellik veren yapısındaki yüzey-aktif maddelerdir. Üreticiler çoğunlukla deterjanlar içinde pahalı olan bu maddeleri düşük oranda (%10-30) kullanmakta, onun yerine ucuz olan bentonit, kaolin, değişik tuzlar, asitler ve silikatlar gibi temizleyici özellikleri olan suda az eriyen inorganik maddeler karıştırmaktadırlar. Bir deterjanın yapısındaki biyolojik bozulmaya (biyodegredasyon) uğratmayan maddelerin oranı onun çevre kirlenmesi ve sağlığa olan zararlarının göstergesidir. Bu maddelerin su ve toprakta bozulmadan kalıp, akarsularla göl ve denizlere ulaşması buralarda yaşayan canlıları ve onlarla beslenen insanların sağlığını tehdit etmektedir. Son 25 yıl içerisinde birçok ülke deterjan üretiminde biyodegredasyonu hızlı yüzey-aktif maddeler ve katkı maddeleri kullanmaktadırlar. Yüzey-aktif maddesi Lineer alkil benzen (LAB) ve benzeri yapıda olan deterjanlar su ve toprakta daha hızlı biyodegredasyona uğradığından deterjan üretiminde öncelikle tercih edilmektedir. Örneğin ABD, 1963 yılından bu yana LAB dışında yüzey-aktif maddenin deterjanlara katılmasına izin vermemektedir.” Dedi.

“ÜRETİMLER KONTROL ALTINDA TUTULMALI”

Deterjanların sağlık açısından zararlarından korunabilmek için üretimlerinin kontrol altında tutulması gerektiğini belirten Yılmaz, “Ülkemizde üretilen deterjanlara yakın zamana kadar katılan dedosil benzen (DDB) yüzey-aktif maddesi kimyasal yapısında sağlam halkalı gruplar içerdiğinden su ve toprakta bakteri ve enzimlerin etkisiyle oldukça güç çözünmekte dolayısıyla doğada giderek birikmekte idi.  Bu tehlikeli gidişi durdurmak için DDB yasaklanmış ve onun yerine LAB kullanılmaya başlanmıştır.

Deterjan içerisinde bulunan yüzey-aktif madde dışında önemli oranda (%70-90) bulunan temizleyici, beyazlatıcı, yumuşatıcı, köpürtücü, parlaklık verici ya da antiseptik özellik veren katlı maddelerinin çoğu da yüzey-aktif madde gibi insan organizmasına gıdalardan ve diğer yollardan girdiklerinde dokularda iritasyon sonucu olumsuz etkilere neden olabilmektedirler. Birçok kanser türünün ise dokuların sürekli iritasyonu sonucu oluşabildiği literatürlerde bildirilmektedir. Ayrıca akciğer tahribatı, akciğer iltihabı, alerjik reaksiyonlar, santral sinir sistemi, kalp, böbrek ve kan damar rahatsızlıkları, endokrin ve bağışıklık sistemi bozuklukları gibi önemli rahatsızlıkların kaynağı üretimde kullanılan katkı maddeleri ve dolayısı ile deterjanlar olabilmektedir.

Deterjanın kullanım yerleri ile temas sonucu vücudumuza giren miktarı, yapacağı zarar yönünden önemlidir. ABD’de bir günde insan vücuduna giren deterjan yüzey-aktif maddesinin en çok 0.3-3 mg arasında olduğu belirtilmesine karşın ülkemizde bazı yörelerde yapılan çalışmalar içme sularında dahi çok yüksek miktarlarda deterjan bulunduğunu ortaya koymuştur. Her ne kadar vücudumuza giren günlük deterjan miktarı bilinmese de, bunun çok yüksek düzeyde olması güçlü bir olasılıktır. Bu nedenle biyodegredasyonu en hızlı olan deterjan kullanılmasının özellikle ülkemizde önemi büyüktür. Sonuç olarak medeniyet gereği olan temizlik işlerimizde kullandığımız deterjanların vazgeçilmez yararlarının yanında çevre kirlenmesi ve özellikle sağlığımız açısından zararlarından korunabilmek için üretimlerinin kontrol altında tutulması zorunludur. Sağlık Bakanlığı tarafından sağlığa ve çevre kirlenmesine en az zararlı bileşimlerin saptanıp bu standardın dışında deterjan üretimine izin verilmemesi gerekmektedir.” Şeklinde konuştu.

zehirli kimyasallar insan sagligini etkiliyor

Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments