Süt ve süt ürünleri, genç nüfus için su kadar temel bir beslenme kaynağıdır. Süt; su, yağ, mineraller ve proteinler bakımından oldukça zengin bir içecektir ve gelişime yardımcıdır. Günlük tüketilmesi gereken süt miktarı yaşa göre değişiklik göstermekte olup, günlük tüketimi her yaş grubu için vazgeçilmez olmalıdır. Bileşeninde %80 gibi bir oranda su içerdiği için su ihtiyacımızı gidermemiz gereken durumlarda içeceğimiz başlıca alternatif içecek süttür.
UHT dediğimiz uzun ömürlü kapalı süt kutularının üzerinde genellikle ‘açıldıktan sonra 2 gün içinde’ tüketilmesi önerilir. UHT sütler çok yüksek sıcaklıklarda kaynatılıp, kısa süre içerisinde de soğutuluyor ve bu şekilde bakteriler öldürülüyor. Böylelikle sütün ömrü uzuyor fakat kapalı kaldığı sürece. Tabi bu açılmamış sütünüzün bozuk olmadığı anlamına gelmez.
Süt alırken öncelikle son kullanma tarihine dikkat edilmesi gerekir. Kapalı sütlerin açıldıktan sonra 2 gün içinde tüketilmesi kuralı da, kutunun açılması ile havadan süte giren mikroorganizmalardır. İki gün sonrasında açık olan sütte bolca mikrop birikir. Aynı durum üreticiden aldığınız açık sütler için de geçerli. Evde kaynattığınız açık sütteki bakteriler de tamamen ölmüyor. Bu yüzden ambalajı açılmış veya kaynatılmış sütün buzdolabında muhafaza edilmesi ve 2 gün içinde tüketilmesi gerekir.
Süt bozulmasında dört temel esas vardır: sütün tadına, kokusuna, rengine ve kıvamına bakmak.
Bozuk süt tüketimi besin zehirlenmesi ve bağırsak enfeksiyonlarına sebep olur. Baş ağrısı, karın bölgesinde kramp, mide bulantısı, kusma, halsizlik, ateş, ishal, dışkıda kan, kabızlık, karın ağrısı, sık idrara çıkma başlıca belirtileridir. Hafif belirtiler görüldüğü takdirde bol sıvı tüketimi ve yoğurt yemek ile rahatsızlığınızı geçirebilirsiniz. Tuzlu içecekler de iyi gelebilir. Belirtilerin şiddetlenmesi durumunda ise acilen bir doktora başvurulmalıdır.