BEN ADAMI YAZARIM

Hoş geldin Öznur Kalender Usta!.. “Ben adamı çizerim” diyordun ya aylardır. Renklerinle, çizgilerinle, o çizgilerindeki düşündüren çizim ve anlatım güzelliklerinle tanıdık, buluştuk nihayet. Doğduğun, çocukluk ve gençlik yıllarını yaşadığın bu topraklara sizi konuk etmek bizleri son derece mutlu etti. Hoş geldin, sefalar getirdin. Siz sanatçılar yörelerinin, ülkelerinin ortak sesleridir. Şüphesiz bu şehrin onuru ve gururusunuz … Devamını oku

ACABA BİLDİ Mİ SENİ…

Çocukluğu, gençliği bu topraklar da geçmişti. Anıları vardı hiç doyamadığı. Çocukluğunu, delikanlılık günlerini tekrar yaşamak istiyordu. Hava oldukça sıcaktı. Lâkin çekiği özlem, acılara da dönüşse oraları görmek, anıları yaşamak istemesi onu eski günlere taşıyordu. İster istemez ayakları götürmüştü çocukluğunun topraklarına. Oradaydı. Sevdikleri!.. Ya sevdikleri!.. Hiç biri yoktular. İçi kıpır kıpırdı. Acaba bir iz, bir söz, … Devamını oku

KALEMİNİN “YAZ” DEDİĞİ ŞADAN ÖĞRETMENİMİZ

Onu tanıdığımızda 1966-1967’li yıllardı. Mavi kloş etekli bir elbisesiyle, omuzlarına dökülen sarı saçlarıyla okul bahçesinde yol alıp ana kapıdan içeri girdi. Beyaz bir çantası vardı elinde. Üç dört arkadaş havuz kenarında oturmuş zaman geçiriyorduk. İlgimizi çekmişti. Ufak tefekti. Merdivenleri ayak uçlarına basarak çıkması, kendinden emin adımları dikkatimizden de kaçmamıştı. Öğrenciydik. Tokat Öğretmen Okuluna yeni bir … Devamını oku

OKULLAR MI HAYAT? HAYAT MI OKUL?

Kalemim bu kez değişik bir konuya yöneldi. Yazmayı çok seviyorum ya, yerinde konuşmayı da çok sevdiğim için, güzel bir fikir alışverişi diye düşündüm. Yazı başlığındaki soru cümlelerini zaman zaman kendi kendime de sorar, üç aşağı beş yukarı cevaplar bulurum kendimce. Çünkü her ikisi de çok kıymetli değerleri, olguları, oluşumları yaşatarak öğreten ve insanoğlu için de … Devamını oku

SÜKÛT- SUSMA SANATI

SÜKÛT- SUSMA SANATI Bir diğer adı da sessizlik olan sükût, susma sanatının diğer bir adıdır. Sükût sesin ve sözün gizlenişi, saklanışıdır. Altın değeriyle ölçülen sükût gümüş değerindeki söz ile hep yarış halindedir. Ağızdan çıkamayan, boğazımıza düğüm düğüm sıralanan o söz silsilesi var ya, sükûtu zorlayan iblis konumundadır çoğu kez. Oysa sükût, iç dünyaya sığınıştır. Çıkış … Devamını oku

GÖKKUBBENİN HOŞ SEDASI Tokat Güzel Sanatlar Lisesi

İyi ki varsın! Diye başlamak istedim yazıma… İyi ki arsın… İnsan ruhunun gıdası, sevginin, saygının, kardeşliğin, evresel güzelliklerin yapıcı ve onarıcı gücü güzel sanatlar… Ve Tokat’ımızın hoş sedası Güzel Sanatlar Lisesi… İyi ki varsın… Geçtiğimiz akşam onların devasa programındaydım. Valilik projesi olan –Sanat Tokat- etkinlikleri kapsamında konserlerini izleme mutluluğunu yaşadım. Salonun girişinde çizgilerle renklerin, estetik … Devamını oku

DİLİMİZDEKİ “OYYY..!”LARLA ELİMİZDEKİ ‘OY’LAR…

Güzel Türkçemizin zengin çeşnisi bir çok yörelerde özelliklerini şive, lehçe, ağız tarzında gösterir. Halk dilindeki bir çok sözcükler zamana, mekana göre değişik yorumlarla çıkar karşımıza.             Türkçemizde kısa ve öz anlatım hep ön plandadır. Sondan eklemeli dil olduğu içinde basit köklerden çok sayıda sözcük türetilirken anlamlarda zenginlik kazanır.             Bir hece bazen çok şey anlatır. Burada söyleyenin … Devamını oku

GAZETECİLER.. İŞİ ZOR ZANAATÇILAR!

GAZETECİLER.. İŞİ ZOR ZANAATÇILAR! Çalışan Gazeteciler Günü (10 Ocak) kutlamasını birkaç gün geciktirdim. Sebep mi? Acımasız kış ve buzlanma.. Sokağa çıkmama adeta ambargo koydu. Lakin her zaman söylediğim gibi “Gazetecilerin günü, saati, zamanı olamaz!..” noktasından hareketle ziyaretimi bugüne erteledim. Zor bir zanaat olan gazetecilik haberleri için, olaya, olguya, belgeye, bilgiye dayalı veriler soncunda yazılan yazılar, … Devamını oku

BUNDAN BÖYLE

Yaşlı bir çınar ağacının gölgesine oturmuş, sırtımı ona yaslamış, uzattığım ayaklarımı da dinlenmeye almıştım. Etrafta genç çam ağaçları olanca yeşilliğiyle nefes saçıyorlardı etrafa. Sınıfımla, çocuklarımla bir piknikteydik. Etraf yemyeşildi. Çocularım bu yeşillilte öyle güzel oynuyorlardı ki onları izlemek haz veriyordu bana. Sırtımı yasladığım o koca çınar hiç de şahit olamamıştır bu güzelliğe, böyle bir yaşanmışlığa. … Devamını oku

ÖLÜMSÜZLÜĞÜNÜN 80. YILINDA MUSTAFA KEMAL’E ÖZLEM

ÖLÜMSÜZLÜĞÜNÜN 80. YILINDA MUSTAFA KEMAL’E ÖZLEM Geçen yılın 10 Kasım’ında Ankara’daydım. Saatler 09.05’i gösteriyordu. Siren sesleriyle ulu öndere saygı, sevgi ve özlemlerini gönderiyordu Ankara… Tüm Türkiye’de de saatler durmuştu belli ki… İnsanlar oldukları yerlerde başları öne eğik, suskun ama dimdik ayaktaydılar. Yürekler beklide biraz burukçaydı. Vicdan muhasebesi yapmaktaydılar suskun ve derinden. Zira onun ülkülerine, ilkelerine, … Devamını oku

KAVRAMDA KARGAŞA YAŞAYAN İNSANİ DEĞER DÜRÜSTLÜK…

İnsanoğlunun yaşarken en zor kaldığı, çoğu kez de yenildiği davranış ve düşünce sistemidir dürüstlük. İnsanı değerlerin de en yücesidir. Evrensel bir kavram olurken, dini, ahlaki, sosyal, kültürel ve hatta ulusal bir güçtür demek de mümkündür.                 İnsanların fıtriyatında var olan açlık, doymazlık, bencillik günümüz dünyasında bu kavramların genetiğini bozdu kanısındayım…                 Görünen, yaşanan, okunan, duyulan … Devamını oku

O! “ANILARIMDA YAŞAYAN ŞEHİR.. TOKAT..! DİYOR HER ZAMAN

O! “ANILARIMDA YAŞAYAN ŞEHİR.. TOKAT..! DİYOR HER ZAMAN                 O, elli beş yıl sonra doğduğu, gençlik yıllarını yaşadığı bu şehre geliyordu. Çok özlemişti. Belli ki.. Vatan toprağından, ata ocağından yıllardır çok uzaklardaydı. Kucaklaşarak, ağlaşarak yüreğindeki özlemi ancak susturabiliyordu. Hep konuşuyor, anlatıyordu. Soruyor, soruyor yıllar önce yaşadığı güzellikleriyle bu şehri bir bakıma sorguluyordu.                 Ve ben … Devamını oku