“EN İYİ ARKADAŞIM, ANTİDEPRESAN”

ABONE OL

News

Bugün yaşlı bir teyze yanında üç dört yaşlarında bir kız çocuğu, elinde lüks bir telefonla yanıma gelip, "oğlum senden bir ricam olacak, şu telefondaki hani fesbuk mu mesbuk mu ne bir şey var ya.. oraya, bir de en son aranan numara ve mesajlara bir bakar mısın" dedi.

Tabi teyze niye bakmayayım ki dedim..

            Ben zannettim ki teyzenin gözleri iyi fark etmediği için telefonuna gelen mesajları falan merak ediyor..

Telefonu aldım birkaç arayan/aranan numaraya girdim, en son gelen giden mesaja baktım, sonra faceyi açtım.

Facebook’ta on iki saat önce paylaşılmış çok ilginç bir yazı okudum..

Teyzeye dönüp;

Bu telefonun kime ait olduğunu sordum;

Çünkü bu telefon teyzenin olamazdı.

Bu telefon teyzenin değilse onda ne işi var, niye ve ne maksatla bana getirmişti ki?..

…

Teyze ta başta söylemesi gerekeni sonunda söyledi.

-Evladım bu telefon torunumun. Altı ay önce eşinden ayrıldı bir çocukları var ve benim yanımda kalıyor. Gece gündüz bu telefon elinden düşmüyor. Bugün çocuğu bana bırakıp bir arkadaşına gitti. Benim de telefonum olmadığı için kendi telefonunu haberleşmemiz için bana bıraktı. Doğrusu ben de çok merak ettim, bugünlerde zaten arkadaşlarıyla konuşmalarına da istemeyerek kulak misafiri oluyorum. Duyduklarım hiç hoş değil. Bir halt yemesinden korkuyorum. Benim de okuma yazmam olmadığı için fırsattan istifade böyle bir yola başvurdum…

…

Teyze çok yanlış yapmakla beraber, merakında çok da haksız sayılmazdı…

Bu olayla alakalı teyzeyle konuştuklarımız orada kalsın…

…

Gelelim bu hikayenin sizi ve bizi alakadar eden kısmına;

Ve söze ‘facebook’taki paylaşımla devam edelim.

___

_Büyük harflerle;

“EN İYİ ARKADAŞIM”

Yazının altında da; bir “ANTİDEPRESAN” kutusu…

___

Kadınların altın günlerinde ve bazı diğer özel günlerinde son zamanlarda;

“Bana iyi geldi, sen de kullan” şeklinde birbirlerine ilaç tavsiye ettiklerini duyuyorduk da böyle bir hadiseyle ilk defa karşılaşıyorduk…

HANIMLAR L-Ü-T-F-E-N DİKKAT!

…

-“Ben sıkıldım” diyen bir kadın eninde sonunda “Kendini çekemez” oluyor.

-Kocaları için ”Sana tahammül edemiyorum” diyen kadınların ileride “Kendine bile tahammülü” kalmıyor…

-”Evinde sıkılan kadınlara” evini kaybedince “koca bir dünya bile dar” geliyor..

-Evinde yemek pişirmeyi, ütü ve temizlik yapmayı, kocasına ve çocuklarına hizmet etmeyi "Hizmetçilik/hamalcılık” olarak telakki eden kadınlar soluğu “Psikologlarda/sosyologlarda” alıyorlar..

-"Kimseye eyvallahım yok, ben özgür bir kadınım” diyen kadınlar sonunda mutlaka “antidepresana” eyvallah etmek zorunda kalıyorlar…

…

EĞİTİMCİLER, DİN ADAMLARI, ARAŞTIRMACILAR SİZE BÜYÜK İŞ DÜŞÜYOR!..

Feminizmin oyuncağı olan kadınlar…

Sosyal ağlarda özgürlükten dem vurup, ona buna efelenip sonra da;

“EN İYİ ARKADAŞIM” diye

“ANTİDEPRESAN” kutusunu paylaşan özgür ve mutsuz kadınlar…

_

1-CİDDİ BİR ARAŞTIRMA KONUSUDUR…

2_-U KÖTÜ GİDİŞATIN SORUMLULARI BİZİZ BİZ…