Bu şehirde yaşıyoruz, havasını soluyor, suyunu içiyor, ekmeğini yiyoruz. Ve istiyoruz ki aşımız, işimiz helalinden olsun, bereketlice herkese yetsin, artsın.
Tokat’ın ticari faaliyetlerinin sivil inisiyatifler eliyle güçlendirilmesi, fikirler ve projeler geliştirilmesi hepimizin beklentisidir.
Yerel yönetimlerin şehrin TİCARİ HAYATINA tesir edecek kararlar aldıkları ortamda Tokat Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dr. Ali Çelik bugün kamuoyu ile paylaştığı bir açıklamada şehrin BATI GİRİŞİ’nin TİCARİ ALAN olarak imara açılmasını, kara yolu kenarlarında ARSA çıkarılmasını önerdi.
İMAR deyince, ARSA deyince en basitinden RANT geliyor insanın aklına! Doğrudur, şehrin RANTABL görülen İMAR ALANLARI olması son derece gereklidir. Bu konuda yerel yönetimlerde BELEDİYE KURUMU, kamu yararını, çıkarını gözeterek İMAR PLANINDAKİ DEĞİŞİKLİK YETKİSİNİ kullanır.
Gün gün, ay ay, yıl yıl hayat akıp geçiyor. İLMİ ve TEKNİK, ESTETİK BİR ANLAYIŞLA bu şehir için CESUR ve KARARLICA adımlar atılmalı. Şehirlerin BATI’ya doğru büyüdüğü bir ticari gerçek. Tokat’ın handikaplarının başında BATI’ya doğru ilerledikçe TARIM ARAZİSİ vasıflı tarlaların, arazinin olması. Bu arazileri TİCARİ ALAN yapmak konusunda bir hassasiyet oluyor haliyle. Ülkenin TARIM ve TARIMA DAYALI SANAYİ’ye ihtiyacı var. Tokatlı iyi bir planlama ile bu potansiyelini ticari kâra çevirebilir.
Diğer yanda, TSO önerisinde yer alan BATI GİRİŞİNİ ŞEHRİN VİTRİNİ YAPMA ÖNERİSİ dikkate değer. Üniversite kampüsüne kadar olan bölümde TİCARİ ALAN çıkarmanın ciddi bir kamuoyu desteğine ihtiyacı olduğunu vurguluyor. Şu bir gerçek ki, o bölgede 1 dönüm TARLASI olan tarımsal üretimle 10 kazanacaksa, TİCARİ ALAN yapıldığında 100 kazanacağını hesap ederek imar değişikliğine SICAK BAKAR!
O Bölgede tarlası, arsası, tapusu olmayan biri de ‘BANA NE!’ benim olmadıktan sonra, kime niye o rantı yedirelim ki… diye pekala OLMAZ ÖYLE ŞEY diyebilir.
Açıkçası bu şehirde BELEDİYE, ÜNİVERSİTE, VALİLİK gibi kamu kurumları şehrin geleceğine ışık tutacak bir AKILCI ve ADİL KARARI ALACAK ORTAMI SAĞLAMALI. İşin içine SİYASET mutlaka girecektir. İşin siyasi ve oy kaygısı güdülen yönü ağı basar haliyle! Şimdi başımız ağrır, onu bunu şunu kızdırır, kırarız gibi çekinceler, yarın bu şehrin torunlarına bırakacak kıymetli bir ŞEHİR oluşturamamayı da beraberinde getirir.
Bu vesile ile şehrin fikir sahiplerinin yansız, yalansız bir istişare ortamı çıkarmasını arzu edenlerden oluruz. Fikri olanları bilhassa yoruma davet ederiz.